Dünyada yaşanan baş döndürücü değişime karşılık bazı şeyler hiç değişmemektedir. Bunlardan biri de global güçler ile küçük ve orta boy devletler arasındaki etkileşimin veya gelişmiş ileri sanayi ülkeleri ile gelişmekte olan veya azgelişmiş yoksul ülkeler arasındaki ilişkilerin daha çok birinciler yararına işlemekte oluşudur. Bu durum dünya genelinde böyle olduğu gibi, Güney Asya ve Hindistan alt kıtası olarak bilinen bölgede de bundan pek farklı değildir.
Elinizde bulunan çalışma, Güney Asya'da meydana gelen gelişmeleri kuramsal bir çerçevede fakat tarihsel boyutu dışlamadan irdeleyen ve geleceğe yönelik sonuçlar çıkarma olanağı sağlayacak bir perspektif kazandıracağını umduğum özet bir çalışmadır. Bu kadar kısa bir çalışmada tüm bölgesel olayları ele almak olanağı olmadığından sınırlama yoluna gidilmiş ve özellikle iki ülke arasındaki ilişkiler incelenmekle yetinilmiştir.