Düşünen Organizasyon’, adından da anlaşılacağı üzere, sahip olduğu beyin sermayesini, buna sahip olmayanlara karşı bir avantaj olarak kullanabilendir. Bugün, kurumlardaki anahtar sözcük ‘beyin sermayesi’dir; kazanan şirketler, ellerindeki beyin kapasitesini en iyi biçimde harekete geçirenler olacaktır.
‘Düşünen Organizasyon’ bir şirketin nasıl yönetileceğini, daha doğrusu, şirketin kendi kendisini yönetir duruma nasıl getirileceğini, bir uygulamacı gözüyle anlatıyor. Bu kitap, yazarların hem kişisel görüşlerinin hem de şirket sayısı, endüstriyel pazar ve ürün olarak geniş bir yelpazedeki deneyimlerinin de bir ürünüdür.
Bu kitaptan:
• Daha iyi bir yaşam biçimi isteyenler,
• Seçtikleri mesleklerde daha hızlı yükselmeyi hedefleyenler,
• Çalışanların potansiyellerini ortaya çıkartmayı amaçlayanlar,
• Liderlik ve hiyerarşi içinde yer alma kavramlarını modellerle açıklamaya yönelenler,
• Birbirlerinden farklı insanlardan oluşmuş bir grubu motive etmek isteyen genel müdür ve genel müdür yardımcıları ile yönetim kurulu üyeleri,
• Toplum içinde ya da akademik düzeyde eğitmen konumunda olup (örneğin gençlik kolları başkanları gibi), anlattıklarını vurgulamak için ‘gerçek dünya’dan örneklere gereksinim duyanlar yararlanabilir.
Yaşayan her insan bir liderdir! Çünkü her birimiz, kendimizi yaşayan dünyaya uyarlarız. Elinizdeki kitap, fiilen lider konumuna getirilmiş bir kişi ile gerçekten kazanan bir ‘büyük lider’ arasındaki ayrımı ortaya koyacaktır.